Üzüntü, moral bozukluğu, dertli, neşesiz, sinirli ve tükenmiş gibi hissetmek. Ancak bu sıkıntılı ve mutsuz durum her zaman aynı düzeyde değildir. Yani kişi kendisini bazen çok kötü hissederken bazen de daha iyi olabilir. Genel olarak yaşamaktan alınan zevk azalır. Bazen en ufak bir neden ile bazen de hiçbir neden olmadan ağlamalar olabilir.
Birçok kişide iştahsızlık ve beraberinde zayıflama olabilir. Bazı kişilerde ise depresyon durumunda tam tersine iştahta açılma ve aşırı kilo almalara rastlanabilir. Bedensel hiçbir sorun olmadığı halde aşırı zayıflama veya şişmanlama durumlarında psikolojik durum mutlaka ele alınmalıdır. Uyku düzensizliği çoğunlukla uykusuzluk şeklinde ortaya çıkabilir. Bazı kişilerde ise uyku kayması olabilir. Yani sabaha karşı yatıp öğleden sonra uyanırlar. Kimi zaman da içinde bulunduğu sıkıntılı durumdan bir kaçış gibi aşırı uyuma durumları da olabilir.
Genel bir isteksizlik, kararsızlık, yorgunluk, bitkinlik ve enerji azalması durumlarına da çok sık rastlanabilir. Kişi çalışmak için işe gitmek yerine hep evde yatar. Güvensizlik ve dikkatini derslere verememesi sonucunda okul başarısı aşırı derece düşebilir. Hatta bazen okuldan ayrılabilir.
Psikolojik durumu iyi olmayan bir insanın cinsel yaşamının iyi olması zaten çok güçtür. Depresyona bağlı cinsel istek azalması ve sertleşme sorunları erkeklerin moral bozukluğunun daha bir artmasına neden olur. Zevk almama ve orgazm olamama kadınların yataktan daha bir kaçmasına ve kocası ile incir çekirdeğini doldurmayacak şeylerden evlilik çatışmalarına yol açabilir. Baş ağrısı, baş dönmesi, mide ve bağırsak sorunları ile çeşitli bedensel ağrılar olabilir. Aslında baş ağrısı nedeniyle nöroloji veya beyin cerrahisi uzmanlarına gidenlerin bir çoğunun esas sorunu depresyondur.
Gerçek sorunun depresyon olduğunu bilmediği için çok çeşitli bedensel şikayetler ile sürekli olarak doktorları veya hastaneleri dolaşan insanların sayısı hiç de az değildir. Kendisini beğenmeme, her şeyi olumsuz olarak değerlendirme, çeşitli vesvese ve endişeler ile durumunu daha kötüye gidecekmiş gibi hissetme. Çevresindekiler tarafından evhamlı diye tanımlanır. Oysa bu evhamlar içinde bulunduğu depresyondan kaynaklanır. Zihninin karmakarışık olduğunu hissetmek.
Dikkat dağınıklığı ve istemeden hatalar yapmak. Toleransı düşer ve kolayca öfkelenebilir. Örneğin iş yaşamında başarısızlıklar ortaya çıkabilir. O güne kadar gayet iyi iken bir gencin dersler, sınavlar yani okul yaşamında aniden sorunlar ortaya çıkıyorsa depresyon olasılığı düşünülmelidir.
Yaşamdan bıkmak, her şeyi bırakıp gitmek ve bazen de ölmeyi düşünmek. İntihara kalkışmak ve gerçekten intihar etmek depresyonda görülen en tehlikeli durumdur. İçinde bulunduğu sıkıntılı ve moral bozucu durumdan kurtulamayacağı düşüncesi ile yapılabiliyor. Elbette her intihar denemesi gerçek intihar değildir. Bazen yakınlarına şantaj yapmak amacıyla sözde intihar girişimleri de vardır. Ancak ister şantaj amaçlı isterse gerçek olsun intihar olayı daima ciddiye alınmalıdır.
Buraya kadar anlatılanların hepsi veya bir kısmı depresyonu olan insanlarda olabilir. Ancak bu yazılanlara dayanarak veya internetten bilgi alarak teşhis koymak yanlıştır. Eğer bir doktor, psikolog veya psikiyatrist değilseniz yanlış bir karar verme olasılığınızın yüksek olduğunu unutmayın. Sonuç olarak kendiniz veya bir yakınınızla ilgili depresyon kuşkunuz varsa en doğrusu, ilk adım olarak aile hekimlerinize daha sonra da bir psikiyatriste başvurmanızdır.
