Fıkra bu ya; gemi batınca sadece bizim Temel ve Angelina Jolie kurtularak bir adaya çıkmışlar. Eh adada sadece ikisi olunca doğal olarak sık sık cinsel beraberlikleri olmaktaymış. Ama bir süre sonra Temel biraz durgunlaşmış adeta isteksizleşmiş. Tam bu sırada, içinde çeşitli kıyafetlerin olduğu bir sandık sahile vurmuş. Bunun üzerine Temel de Angelina'ya bir fantezisinin olduğunu söylemiş. Angelina da kabul edince Temel;
"Şu pantolonu giy...
Gömleği yeleği de giy...
Saçlarını da kasketin altına topla...
Sen şimdi mesela İdris oldun tamam mı?" demiş.
Angelina bir şey anlamamış ama "Tamam ben İdris'im" demiş. Sigarasından derin bir nefes alan Temel dumanı yavaş yavaş üflemiş, çapkın çapkın gülümsemiş, kolunu İdris'in omzuna koymuş ve "Ulan İdris 20 gündür Angelina'yı bir becerirem bir becerirem ki..." demiş.
Bu fıkra gerçek yaşamda birçok kişiye çok uygundur. Sağda solda övünmek için olan çapkınlığı erkekler biraz daha fazla yaparlar. Tabii ki dünya da çapkın erkek kadar çapkın kadın vardır. Ancak kadınlar çapkınlık yaptığı zaman genellikle çaktırmazlar. Yani çok çapkınlık yapsalar bile genellikle hacı kızı Hatçe rolünü oynarlar. Erkekler ise tam tersine genellikle çaktırırlar. Hatta birçoğu sadece çaktırmakla kalmaz ve bu fıkradaki gibi anlatarak övünmeye çok eğilimlidir.
Bazen daha da ileri giderek seviştiği kişiyi filme alarak başkalarına gösterme durumları da olabiliyor. Özellikle erkekliği ile güvensizliği olanlarda sadece Temel gibi anlatabilmek için çapkınlık yapabilirler. Karısıyla hiçbir sorunu olmadığı halde sadece kompleksleri nedeniyle çapkınlık yapan birçok erkek vardır.
Yani karısını aldatıyor ama bu davranışın nedeni asla karısı değildir. Esas neden kişinin iç dünyasından gelen kendisinin de bilincinde olmadığı çeşitli psikolojik çatışmalardır. Diğer yandan aldatılan kadınların en çok kullandığı sözcükler "ben bunu hak etmemiştim, bana bunu nasıl yapar" oluyor. Oysa bu fıkra da olduğu gibi aldatan kişilerin birçoğu bunu eşi hak ettiği için yapmaz. Kendi içsel-ruhsal nedenlerinden dolayı yapar. Dolayısıyla öfkelenmeye ve abartmaya gerek yoktur.
Toplumumuzda birçok kişi bu aldatma olayını çok fazla abartabiliyor. Hatta bazen de boşanmaya bile kalkışabiliyorlar. Ancak aldatma nedeniyle boşanma gerçekte çok azdır. Eğer bir evlilikte ilişki tükendi ise, yani eşlerin birbirine sevgisi isteği bittiyse aldatma bahanesi ile boşanabiliyorlar. Aldatma sonu getirmez ama o son geldiyse bahanesi olabilir. Diğer yandan eşlerin birbirine olan sevgisi ilgisi devam ediyorsa aldatma yani üçüncü kişi kısa süreli bir sorun çıkartabilir. Hatta bazen de eşlerin birbirine daha fazla sarılmalarına bile neden olabilir.
