Kumar nedir? Kaybetme ihtimali veya fazlasıyla geri alma umuduyla kişinin bir miktar parayı riske etmesidir. Kişi aynen sigara, içki veya uyuşturucu alışkanlıklarında olduğu gibi kumarda da dürtü ve davranışlarını kontrol edemez. Çok çeşitli kumar oynama yolları vardır. Kıbrıs veya Avrupa'nın lüks otellerinin kumar salonlarından tutun da kenar mahalle kahvelerinin arka odalarına kadar dünyanın her yerinde ve ülkemizde de çok yaygın bir alışkanlıktır.
Düzeyi önemlidir. Yani kişi zamanının ve parasının ne kadarını kumara yatırmaktadır. Ara sıra piyango bileti almak veya zaman zaman at yarışı oynamak önemli değildir. Aynı şekilde evlerde 3- 5 kuruş karşılığı oynanan konken de mühim sayılmaz. Elbette bu da bir kusurdur. Ama o kadar kusur kadı kızında da bulunur.
Kontrol Edilebilir Mi ?
Ancak kişinin aklı sürekli kumar ile meşgul ise. Boş zamanlar yaratıp fırsat bulduğu tüm zamanlarını kumar ile geçirmek istiyorsa. Cebindeki parasını kontrolsüz bir şekilde kumara yatırıyorsa bu durum önemlidir. Kumarbazlık bir dürtü kontrol bozukluğudur ve tedavisi de çok güçtür.
Örneğin bir kumar makinasında oynamayı ele alalım. Oynaması son derece basittir. Bir delikten para atıyorsunuz ve bir düğmeye basıyorsunuz. Bol ışıklı, şıngırdaklı sesler arasında genellikle kaybedilir bazen de kazanılır.
Kısır Döngü
Makinaların programları nedeniyle içine atılan paranın yüzde 80'i içeride tutulur ve yüzde 15- 20'si geri verilir. Ama işte bu umut dünyası 'ya makinan para vereceği zamanı ben yakalarsam' diye düşünür.
Kumar tutkusu insan kişiliğini etkiler. İş yaşamı veya aile hayatı bozulabilir. Kişi kumardan kazanırsa daha fazla kazanmak için yine oynayacaktır. Eğer kaybederse bu defa da kaybettiklerini geri almak için oynayacaktır. Yani bir kısır döngü oluşur. Ancak parası bitince oynayamaz. Ama para bulmak için her şey yapabilir. Ufak tefek hırsızlıklar, zimmete para geçirme veya aile yakınlarından başlayarak herkesten bin bir türlü yalanlar ile borç istenir. Evini, eşyalarını ve hatta karısını satma durumları olabilir.
Tanrı'ya Test
Kumar tutkusundan ruhumuzun derinliklerinde yatan esas sorun temel sevgi duygusudur. Kimi zaman da bilinç dışı cazalandırma isteğidir. Yani kişi Tanrı'yı test etmektedir. Acaba Tanrı beni seviyor mu? Bu defa kazanabilecek miyim? Diyelim ki kaybetti. Tekrar deneme yapılır. Belki bu defa Tanrı benimledir. Veya diyelim ki kişi kazandı. Sevinir ve çok mutlu olur. Ama kısa süren bir mutluluktur, tekrar oynar. Tanrı beni kollamaya devam edecek mi? Tahmin edebildiğiniz gibi sonunda tüm parayı kaybeder.
Kumar alışkanlığı olanlar bazen kendi isteği ile bazen de aile yakınlarının ısrarı ile tedaviye gelebilirler. Hatta kendisi 'Ben bu kumar alışkanlığından kurtulmak istiyorum' diyebilir. Ancak önemli olan bu arzunun kaynağıdır. İsteği yakınlarının ısrarı üzerine mecburen mi oluştu. Veya gerçekten de kişi bu kumar alışkanlığından kurtulmak istiyordur. Tabii ki en önemli nokta iyileşmeyi kendisinin gerçekten arzu etmesidir.